İBRET-İ NÜMA SÖZLER - 3
Canibim.Com

İBRET-İ NÜMA SÖZLER   - 3 - Canibim.Com

                                                                                            N A S İ H A T L A R  -  3

 

Nisan yağmurunun bir damlası midyenin ağzında inciye döner. Aynı nisan yağmuru yılanın ağzına düşerse zehire dönüşür. (Tahiri Mevlevi )

 

Nisan yağmuru midyenin içine girince midyede sancı başlar,midyede bu sancının durması için bir sıvı salgılar. İşte bu sıvı o yağmur damlası ile birleşir ve inciye dönüşür.”SANCI DÖNER İNCİYE”


İsmail Hakkı Bursevi (ks.) der ki; Nisan yağmurunu yılan karnına ne kadar çok alırsa,o kadar çok yavrusu olur. Midye ise ne kadar çok yağmur tanesi alırsa o kadar çok fakat küçük inci tanesi olur.Şayet bir tane damlayı yutarsa iri ve çok kıymetli inci tanesi olur.

 

İşte “dervişde” bir şeyhin elinde ve onun manevi uhtesinde nefis teskiyesi eğitimini yaparsa,Şeriyat cizgisinde ve sünnete itibar ederek “sülukunu tamamlarsa tıpkı midyenin karnındaki kıymetli  “inci”tanesi gibi evliya olur.


Hakiki değilde sahtekar birisi “şeyh geçinen” icazetsiz korsan birinin elinde olursa,eğitiminde ne şeriyata ,nede sünnete itibar etmez kendini kurtarıcı gibi gösterirse.İşte o yılanın karnındaki zehir gibi eşkiya olur.Kendisi gibi ona tabi olanlarıda “Cehenneme” götürür. Allah (cc) bunların şerrinden ümmeti korusun.


Bir gurup insan İmamı Şibliyi ziyarete gider.Şiblinin  yanına varınca,Şibli yerden taş alır ve bu gelenlere atmaya başlar. Ziyarete gelen  insanlar şaşırır.Yahu biz bunca yolu bunun içinmi geldik der.Geriye dönüp tam giderlerken Şibli bunlara seslenir.Sizin sevginiz bu kadar işte,taş başa gelince hemen dönüp gidersiniz. Allahı sevdiğini söylersiniz ,başınıza bir bela gelince de hemen isyanı basarsınız. Diyerek gelenlere gereken dersi verir,hemde onların manevi hallerini gösterir.

 

İbrahimi Dusiki diyor ki ; Eshabı keyfin köpeği eshabı keyfle beraber olduğu için Cennete girmeğe hak kazandı. Ey insan ! Sende salihlerle,sadıklarla beraber ol ki,onların hürmetine sende mükafatlara gark olasın.

Sadi Şirazi diyor ki ; Allah dostu ile bir arada olmak kalbe kuvvet verir.


Bestami de diyor ki ; Allahın veli kulunu sev ki oda seni sevsin.Onların kalbine girenin Allah o kalbe günde 360 defa nazar eder.Sende o kalbe girdiğinde seninde kalbine onun hürmetine bu lutufdan nasip düşer.


Ahmet Er Rufai de diyor ki ; Zikrin kalbe muhabbeti, sohbet ile olur. Allah doslarının sohbetinden uzak kalma ki seninde gönlünde muhabbet gülleri açılsın.

 

Mevlana anlatıyor ; Dervişin biri gece ve gündüz Allah’ı zikirle meşgul olarak geçiriyor.Bir gün şeytanı lanet insan kılığına bürünerek bu dervişin yanına gelir ve şöyle der,ne zamandan beri hep Allah, Allah dersin.Hiç Allah sana buyur kulum dedimi? Derviş hayır deye cevap verir.şeytan ozaman nediye seni duymayan veya cevap vermeyen Allah’ı zikrediyorsun der ve gider.Dervişin içine bir kurt düşer vesveselenir

 

Adamın dediği doğru galiba benim günahım çok ki hiçbir şey duymadım hissetmedim diyerek şüpeye düşer ve tesbihatını ibadetlerini bırakır.


Bir gece rüyasında “Hızır as. Görür.Dervişe niçin zikri ,tesbihatı ibadet ve teatı bıraktığını sorar.Dervişte sebebini ve düşüncelerini anlatır.Hızır (as) cevaben Allah seni duymazsa veya sevmezse sen hiç Allah,Allah diyebilirmisin hayır,eğer Allah seni sevmez veya nasip etmezse bu yaptığın zikirler sana çok zor ve sıkıcı gelirdi yapamazdın.Allah sevdiği insana zikiri sevdirir ve kolaylaştırır.

 

Firavun hem zengindi,hemde hayatı boyunca hiç hasta bile olmadı.Allah’ın onu sevdiği anlamına gelmez.Allah sevdiği kuluna hastalık verir,fakirlik verir,çile verir vs. Bunların sebebi kuluna ceza değil o kulunu sevdiği için makamını yükseltmek içindir.”En çok çile,hastalık,fakirlik Peygamberlere,sonra evliyalara sonrada imanı kavi olanlara doğru sıralanmıştır.Bu nun hikmeti nedir dersen çileler insanın imanını kuvvetlendirir,tıpkı demirin ateşte yanıp örste dövülüp çeliğe dönüştüğü gibi.Unutma ki,müminin sadakati denenmektir.Dini dünyaya tercih etmek akıllı insanın işidir.

 

Allah dostu biri ziyaretine gelen zengin tüccara sorar? Altınlarını mı çok seviyorsun yoksa günahlarını mı? Zengin tüccar cevaben kim günahını sever ki,tabi ki altınları mı seviyorum der.Allah dostu hemen lafı gediğine koyar.Be adam o zaman ne diye sevmediğin günahlarını ölünce ahirete götürüyorsun da,çok sevdiğin ömrünü kazanmak için harcadığın altınlarını dünyada bırakıyorsun? Cahil ile yapılan iştişare insanı geriye götürür.Kendi görüşünü beğenip ehli ile istişare etmeyen daha çok yanılır.

 

Dünya sevgisi en büyük günahlardandır.Kırmamak ulvi bir hasletse,kırılmamak da fazilettir.

Derviş; Herkesin yattığı ve uyuduğu gecede uyanık olup,Rabbi ile hemhal olana derler.HADİS: İNSANLAR ÖLÜNCE UYANIRLAR.

 

Hz.Ali (Kv.) Hurma bahçesinden bir çuval hurma toplamış,deveye yüklemiş ve yardımcısı Gamber arkada Hz.Ali önde eve dönerken,yolda bir fakir Allah rızası için bana yardım edinder.Hz.Ali Gambere bu adama hurma ver der.Gamber hurmalar çuvalda ve ağzı da bağlı der.Hz.Ali ozaman çuvalın hepsini ver der.Gamber çuval da devenin sırtında deyince ozaman deveyide ver der.Devenin yuları Gamberin koluna bağlı Gamber diyor ki yuların koluma bağlı olduğunu Hz.Aliye söyleseydim benide o adama vereceğinden kortum ve sessizce deveyi ve sırtındaki bir çuval hurmayı o dilenciye verdim.


Hz. Ali  (ra) bu Allah rızası için nelerden geçmiş ya efendim.Bir de ayet ,hadis ve onca uyarılar olduğu halde Peygambe r (sav) evlatlarını gözünün nurlarını Dünya çıkarı için kıtır,kıtır kesenleri düşün kü arada ki farkı anlayın ey Müslüman! “Altın ateşle,takva da belalar ile imtihan olunur.”(Hz.Ali Kv.)


 

Süleyman (As.) karıncaya sorar bir yılda nekadar buğday yersin der? Karınca bir tane diye cevap verir.Süleyman Peygamber bir şişeye bir buğday ve karıncayı koyar,hava deliği açar.Bir yıl sonra karınca buğdayın yarısını yemiş görür.Peygamber nedenini sorar karınca cevaben;Bundan önce Allah bize nasibimizi verirdi,biz de bir buğday yerdik.Bu görevi sen alınca bel ki bizi unutursun diye yarısını gelecek yıla bıraktık der.


Ya nankör insanlara ne demeli.Yağmurunu yağdırır,güneşini doğurur,meyvesini,sebzesini büyütür fakat bir şükür lafını dahi söylemezler,isyan ederler bir kısım gafiller.”Allahım içimizde ki azgın ve sapkınlar yüzünden bizi cezalandırma” Amin. Nasihat etmeyenin kalbinde hayır yoktur.(Hz.Ömer ra)

 

Abbasi halifesi İmam-ı Azamı vezir yapmak istedi.İmam bu teklifi kabul etmedi.Halife ise sebebini sordu.İmamı Azam ben bu vazifeyi yapamam dedi.Halife bu cevaba sinirlendi ve imama yalan söylüyorsun dedi.İmam-ı Azam cavaben madem ben yalan söylüyorum o zaman yalancıdan vezir de olmaz diye son noktayı koydu.”Bu gün böyle teklife kim hayır der ? Ya hu millet bir makama gelmek için bir,birini yiyor,torpil,rüşvet iftira,çamur gırıla gidiyor.Nereden,nereye.Allah bizi affetsin.Amin.

 

Harun Reşit bir tepeye oturmuş,halkın Beytullahı tavaf edişini seyrediyor.Behlül dane geldi halifeye ne yaptığını sordu ? Halife cevaben halkın Beytullahı tavafını ve tavafda halkın göz yaşlarını döküşünü seyrediyorum der. Behlül Dane halk kendine ağlıyor ,ya sen halifesin bunların hepsinden sorumlusun sen ne yapacaksın bunun altından nasıl kalkacaksın hiç düşündün mü? Neden feryat,figan ağlamıyorsun der.”Günahından başka bir şeyden korkma.(Hz.Ali Kv.)”

 

Bütün büyükler idarecilikten kaçınmışlardır.Hatta namaz da dahi müezzinliğe talip olun denir.Ah o nefis yok mu o nefis baş olda istersen soğan başı oldiyen nefis. Adam şeyh olmak için atmadığı takla kalmıyor.Girmediği boya kalmıyor.Çakma icazet ile milletin dinini imanını gasp ediyor.Ya onun peşinden gidenlere ne demeli onlarda ayrı bir kılinik vakka,açık göz dervişi pardon “devrilmişi” kümesdeki kazlar bunlar .Sen gaz olursan bir açık göz güdücü de çıkar,bas parayı al cenneti “pardon cehennemi” Takva ile Allaha itahat et.(Hz.Ebubekir ra.)

 

1890 yılında Ermeni asıllı amerikan vatandaşı Dr.Kınap Bitlise dört kişilik ailece gelir yerleşir.Bunların hepisi sağlıkçı kimi doktor,kimi hemşire vs. Asıl görevleri o beldede ki ermenileri “katolik” yapmak.Fakat Bitlis halkı ve müslüman Türk aleyhinde ermeniyi kışkırmaya kadar iş varır.Bu durumlar o bölgedeki halkı rahatsız eder Padişah ikinci Abdul Hamide şikayetler olur.Padişah ermeni doktorKınalpı tutuklatır,Bitlis halkı bu işten çok memnun olur.Fakat amerika bu işe kızar ve iki savaş gemisini İskenderuna gönderir.Eğer Dr.Kınalp serbest bırakılmazsa İskenderunun yerle bir edileceğini söyler.

 

Abdul Hamidin İskenderuna savaş gemisi göndermesi aylar süreceğinden zaman yok.amerika bastırıyor.Padişah kerhen ve mecburiyetten Dr.Kınalpi amerika conilerine teslim eder.Bir daha bu topraklara gelmemek şartıyla.Bunu duyan Bitlis halkı ayağa kalkar,padişaha öfkelenirler.”Bu gün ki papaz rahip buronsonun amerika conisinin baskısından zorunlu bırakış” Bakın amerika ,avrupa ve bütün kafirler bir birini yiyor Türkiye söz konu olunca birleşiyorlar.Bizim içerdeki müstemlekeciler gibi.Reyisi cumhur gitsinde isterse Türkiye batsın modundalar, İslamdan geçinenler dahil”bunlar karpuza benziyor dışı yeşil kesince iç kıpkızıl."Kispeyi piran içinde fasıkın mümin adı misali."

 

Sabrın kendisi acıdır fakat sonucu tatlıdır.Zikire devam et ki Allah’a yakın olursun.Aşkınız Yar olsun-Ömrünüz var olsun.Bu dileklerimle sizleri Allah’a emanet ediyorum.Sancakta bizde, bayrakta bizde zafer necip Türk milletinin olacaktır.İman ettik elhamdülillah.

Tüm YAZILI SOHBETLER