ORUCUN FAYDALARI VE RAMAZAN TESBİHATLARI
Canibim.Com

ORUCUN FAYDALARI VE RAMAZAN TESBİHATLARI - Canibim.Com

Orucun kazandırdıkları

 

Ramazan ayında oruç tutmak farz olan ibadetlerimizdendir. Allah'ın rızası umularak tutulan oruç, açlık ile mücadele ve açlığa karşı sabırdır.  

 

Resulü Ekrem (sav), "Açlık ve susuzlukla nefsinizle mücahede ediniz, mükâfat oradadır" buyurmuştur. 

 

Aç kalmakla mideye bir eziyet olmaz, açlıkta pek çok yararlar gizlidir. 

 

İmam Gazali'nin İhya eserinde aç kalmanın faydaları şu şekilde izah edilmektedir: 

 

"Birinci fayda, fazla kanın hücum etmemesinden hâsıl olan kalbin cilası, basiretin açılması gibi haller zuhur eder. Hz. Peygamber (sav), 'Kalplerinizi az gülmek ve az yemekle ihya edin, açlık ile temizleyiniz ki yumuşasın ve parlasın' buyurmuştur.

 

İkinci fayda kalbin yumuşamasıdır. Allah'ı anmaktan zevk almak ve bu hale devam etmek de bu kalp yumuşaklığı ile olabilir. 

 

Üçüncü fayda, insanın nefsini en çok kıran ve zillete düşüren şey açlıktır. İnsan acıktığında Rabbine teveccüh eder, O'nun karşısında acizliğini ve zilletini anlar. 

 

Resulullah'a dünya hazineleri arz edildiği zaman, 'Hayır, ben dünya servetini istemem. Bir gün aç ve bir gün tok olarak yaşarım. Acıktığım zaman sabreder ve Allah'a sığınırım. Doyduğum zaman da Allah'ın verdiği nimete şükrederim' buyurmuştur.

 

Dördüncüsü, aç ve muhtaçları unutmamaktır. Karnı tok olan açın çektiği ıstırabı bilmez.

 

Beşincisi, bütün isyanların müsebbibi olan şehveti ve kötülüğü emreden nefis hâkimiyetini kırmaktır. 

 

Altıncısı, uykuyu azaltmaktır. Çok uyku ömrü azaltır ve gece ibadetinin faziletini ortadan kaldırır. 

 

Yedincisi, ibadete devamı kolaylaştırır. 

 

Sekizincisi, vücut sağlığına ve hastalığın tedavisine yardımcı olur. Resulullah (sav), 'Çok yemek hastalığın anası, diyet ise tedavinin esasıdır. Her cisme alışkın olduğu şeyi verin' buyurmuştur."  

 

Bu kadar hikmetleri barındıran oruçtaki açlık, en önemlisi cennete girmeye vesiledir. 

 

Hz. Peygamber (sav), "Açlık ile cennetin kapısını çalmaya devam ediniz" buyurmuştur.

 

Ramazan cennete vesiledir, tuttuğumuz oruçlar cennete girmemize vesiledir. Ne mutlu bu vesileye sarılanlara.

 

Rahmet kapıları ardına kadar açık

Ramazan ayı âlemlerin Rabbi Allah-u Teâlâ'nın ayıdır ve ayların en faziletlisi ve en üstünüdür; öyle bir aydır ki sema kapıları, cennet kapıları ve Allah'ın rahmet kapıları onda açılır ve cehennem kapıları kapanır

 

İmam Rıza (a.s.), babalarından, onlar da Hz. Emirü'lMü'minin Ali'den (a.s.) şöyle rivayet etmişlerdir: "Resul-i Ekrem (s.a.a.) bir gün bize hutbe okuyarak şöyle buyurdu:

'Ey insanlar, içinizden kim bu ayda (Ramazan) ahlakını güzelleştirirse, bu, ayakların kaydığı günde sırattan (rahatlıkla) geçmesini sağlar. Kim bu ayda eli altında olanlara (hizmetçilere, çoluk, çocuklara ve...) kolaylık sağlar ve yüklerini hafifletirse Allah da onun hesabını hafifletir. Kim bu ayda (başkalarına karşı yapabileceği) şer ve kötülüklerinin önünü alırsa, Allah da onu mülakat edeceği günde, ona karşı gazabının önünü alır.


Kim bu ayda bir yetime değer verir ona ikram ederse, Allah da kıyamette ona değer verir, merhamet eder. Bu ayda yakınlarına sıla-i rahimde bulunan kimseyi Allah kendisini mülakat edeceği günde rahmetine kavuşturur, akrabalarıyla ilişkisini kesen kimseyi de Allah kıyamet gününde kendi rahmetinden mahrum kılar. Bu ayda müstehab bir namaz kılanın Allah cehennem ateşinden kurtuluşunu yazar. Kim bu ayda farz bir namazı kılarsa diğer aylarda kıldığı yetmiş farzın sevabını almış olur.

 

Kim bu ayda Bana çok salat ü selam getirirse terazilerin hafif olacağı günde Allah onun (amel) terazisini ağırlaştırır. Bu ayda Kur'an'dan bir ayet okuyan kimse diğer aylarda bir Kur'an hatmetmenin sevabını alır.

 

Ey insanlar! Cennetin kapıları bu ayda açıktır, Rabbinizden isteyin ki onları yüzünüze kapatmasın. Cehennem kapıları ise kapalıdır; Rabbinizden dileyin ki onları sizin yüzünüze açmasın. Şeytanlar da bu ayda bağlanmışlardır. Rabbinizden dileyin ki onları size musallat etmesin.'

 

Şeyh Saduk'un nakline göre Resûlullah (s.a.a.) Ramazan ayı girdiğinde ellerinde bulunan bütün esirleri serbest bırakırdı ve her dilenciye bağışta bulunurdu.

 

Mefatihu'l Cinan'ın yazarı şeyh Abbas Kummi diyor ki: Ramazan ayı âlemlerin Rabbi Allah-u Teâlâ'nın ayıdır ve ayların en faziletlisi ve en üstünüdür; öyle bir aydır ki sema kapıları, cennet kapıları ve Allah'ın rahmet kapıları onda açılır ve cehennem kapıları kapanır, bu ayda öyle bir gece vardır ki onda Allah'a yapılan ibadet bin ayda yapılandan daha hayırlıdır.


O halde bu mübarek ayda gafletten kaçın ve gece gündüzlerini nasıl değerlendireceğine, kendini ve uzuvlarını Allah'a günahtan nasıl koruyacağına dikkat et. Sakın gecelerini uykuyla geçiren, gündüzlerini ise Hakkın zikrinden gafil olanlardan olma. Bir hadis-i şerifte şöyle buyrulmaktadır: Ramazan ayının her günü, iftar vaktinde Allah bir milyon insanı cehennem ateşinden azad eder, (Ramazan'ın) Cuma gecesi ve gündüzü olduğunda ise bütün Ramazan'da azad olanların sayısı kadar insan azaptan kurtulur."

 

 

Ramazan salat-ü selam ayıdır

Ramazan ayının sünnetlerinden birisi de her gün yüz defa Resûlullah'a (s.a.v.) salat ü selam etmektir. Bu sayı ne kadar artarsa fazileti de o kadar artar

 

Ramazan'da yapılması müstehab olan ameller arasında şunlar da vardır:

- Ramazan ayının her gecesinde bin defa Kadir suresini okumak da rivayet edilen ameller arasındadır.

 

- İmkânı olan kimse için her gece yüz defa Duhan suresini okuması sünnettir.

Hadis-i şerifte şöyle buyrul- maktadır: "Ramazan ayının her gecesinde Fetih suresini sünnet bir namazda okuyan kimse, o yıl korunmuş olur."

 

- Ramazan ayı gecelerinin bir ameli de gecelere serpiştirilerek kılınan bin rekâtlık namazdır. Fıkıh ve dua kitaplarında bu namaz, genişçe zikredilmiştir. Namazın kılınış şeklinde ise ihtilaf vardır. İbni Ebi Kurra'nın İmam Muhammed Takî'den (a.s.) naklettiği ve Şeyh Müfid'in ve ulemanın çoğunun kabul ettiği kılınış şekli şöyledir:

 

İlk on günde her gece yirmi rekât olmak üzere sekiz rekâtı akşam namazından sonra, geri kalanı ise yatsı namazından sonra ikişer ikişer kılınır. Son on günde ise her gece otuz rekât olmak üzere yine sekiz rekâtı akşam namazından sonra, geri kalanı ise yatsı namazından sonra kılınır. Böylece yedi yüz rekâtı kılınmış olur. Geri kalan üç yüz rekâtı ise Kadir gecelerinde (on dokuz, yirmi bir ve yirmi üçüncü geceler) her gece yüz rekât olmak üzere kılınır.

 

- Azda olsa sahurda bir şeyler yemek müstehabdır. Bir hadis-i şerifte şöyle rivayet edilmiştir: "Allah ve melekleri sahur vakitlerinde istiğfar eden ve sahur yemeği yiyen kimselere sala- vat getirirler."

 

- Sahur ve iftar vakitlerinde Kadir suresini okumak.

 

- Şeyh Müfid 'El-Müknia' kitabında şöyle demiştir: "Ramazan ayının sünnetlerinden birisi de her gün yüz defa Resûlullah'a (s.a.a.) salat ü selam etmektir. Bu sayıyı ne kadar artırırsa fazileti de o kadar artar.

 

Ramazan ayının gece ve gündüzlerine ait özel amellerine gelince...

 

- Ramazan'ın ilk gecesi hilali aramak (Bazı müçtehitler bunu farz bilmişlerdir).

- Bu gecenin bir ameli de gusül- dür; bazı hadislerde bu gece gusül yapan kimsenin gelecek Ramazan'a kadar vücudunda kaşıntı olmayacağı rivayet edilmiştir.

- Bu gecenin amellerinden birisi de İmam Hüseyin'i (a.s.) ziyaret etmektir.

Önceden de değindiğimiz bin rekâtlık namaza bu geceden itibaren başlanılması gerekir.

 

Ramazan gecelerini ihya et

Ramazan gecelerini ibadetle geçirmek kişiye büyük sevaplar kazandırır. Bu aya has namazlar olduğu gibi, bu ayın en faziletli amellerinden birisi de çok Kur'an okumaktır

 

Ramazan gecelerinin bir diğer ameli ise iki rekât namazı her rekâtta Hamd ve En'am surelerini okumak suretiyle kılmak ve ardından da Allah- u Teâlâ'dan kendisine yardımcı olmasını, korkulardan ve rahatsızlıklardan korumasını dilemektir.

 

Önceden de zikredildiği gibi bu ayın en faziletli amellerinden birisi de çok Kur'an okumaktır.

Ramazan'ın ilk günlerinde şu amellerin yapılması tavsiye edilmiştir:

- İmkân olursa akarsuda gusledip, başa otuz avuç su dökmek; bunu yapan bir kimse o yılın rahatsızlık ve hastalıklarından âmânda olur.

 

- Bu günde yüzünü bir avuç gülsuyu ile yıkayan kimse, zillet ve perişanlıktan kurtulur. Biraz da başına döken kimse göğüs hastalığından da âmânda olmuş olur.

- Her ayın başında olduğu gibi, bu ayın başında da iki rekât namaz kılıp ardından da sadaka vermek sünnettir.

 

Bu günlerde iki rekât namazı, birinci rekâtta Hamd ve Fetih, ikincide ise Hamd ve istediği bir sureyi okumak suretiyle kılan kimse gelecek yıla kadar Allah'ın koruması altında olur.

 

Ramazan'ın on üçüncü gecesinin amelleri şunlardır:

Bu gecede üç amel müstehaptır:

- Gusletmek.

- Dört rekât namazı her rekâtta bir Hamd ve yirmi beş ihlas suresini okumak suretiyle kılmak.

- Receb ve Şaban'ın on üçüncü gecelerinin amellerinde işaret edildiği gibi her rekâtında Fatiha'dan sonra, Yasin, Tebareke ve ihlas sureleri okunan altı rekâtlı namazı ramazanda on üçüncü geceden başlamak üzere, on üç, on dört ve on beşinci geceleri kılmak sünnettir.

 

Ramazan'ın on dördüncü gecesinin amelleri:

Bu gecede önce değindiğimiz altı rekâtlı namazın dört rekâtı kılınır.

Ramazan'ın on beşinci gecesinin amelleri:

Oldukça mübarek bir gece olan bu gecede şu ameller sünnettir:

- Gusletmek.


On üç, on dört ve on beşinci gecelere paylaşılan ve her rekâtında Hamd, Yasin, Tebareke (Mülk) ve ihlas surelerini okumak suretiyle kılınan namazların altı rekâtı bu akşam kılınır.

 

- Bu gecenin bir ameli de her rekâtında Fatiha'dan sonra on defa ihlas suresinin okunması suretiyle ikişer ikişer kılınan yüz rekât namazdır. Şeyh Mufid "El-Muknia" kitabında Hz. Emirü'l-Müminin Ali'den (a.s.) bu konuda şöyle rivayet etmiştir: "Kim bu ameli yerine getirirse Allah-u Teâlâ, cin ve insten olan düşmanlarına karşı onu koruyacak on meleği görevlendirir. Öleceği vakit ise onu ateşten koruyacak otuz melek görevlendirir."

 

Ramazan'ın on beşinci günü Hicret'in ikinci yılında imam Hasan Mücteba (a.s.) dünyaya gelmiştir. Merhum Şeyh Mufid'in nakline göre; İmam Muhammed Takî'nin (a.s.) doğumu da Hicret'in 195. yılında, bu günde gerçekleşmiştir. Fakat Meşhur görüş İmam Muhammed Takî'nin (a.s.) Receb'in 10. gününde dünyaya gelmesidir. Her halükarda bugün değerli bir gündür. Özellikle bu günde sadaka verme ve hayır işlemenin çok fazileti vardır.

 

 

 

 


Tüm MAKALELER